12 Kasım 2016 Cumartesi

Zenginlik, Başarı ve Mutluluk İstiyorsan Bu Yazı Sana Göre Değil!!!

Herkes yaptığı işte başarılı olup zengin olmak ve dolayısıyla mutlu olmak ister, öyle değil mi?
Ancak yazı başlığına bir kez daha dikkatinizi vermenizi istiyorum. Hayallerimizin ilk basamağına zenginlik hayalini koydum. Çünkü, herkes olmasa da çoğumuz başarılı ve mutlu olmanın ön şartının  zengin olmamız gerektiğini sanırız.
Yanlış!


Yaşam standartımızı yükseltmenin ön şartı MUTLU olmayı öğrenmektir. Bu duyguyu iyice hissettiğimizde arkasından BAŞARI ve bunu da haliyle ZENGİNLİK takip eder. Kısacası yukarıda ki başlığın sıralaması şöyle olmalıdır:

Mutluluk, Başarı ve Zenginlik İstiyorsan Bu Yazı Tam Sana Göre...

Öyleyse, yazımıza devam etmeye hazırız demektir.
Eğer çok paran olsun ve istediğin her şeyi yapabilme gücüne sahip olmak istiyorsan önünde durduğunu düşündüğün ulaşılmaz gölgeleri takip etmeyi bırakıp hemen şimdi içinde bulunduğun ruh halini hedeflediğin sonucun oluşturacağını düşündüğün ruh haline dönüştürmelisin.
Burada dururken, orada olmayı hayal ederek oraya varamazsın. Orada olduğunda kendini ne kadar mutlu hissedeceğini taklit ederek bilinçaltına orada olduğun mesajını vermelisin ki o da senin bu duyguna uyan olay ve kişileri karşına getirerek bulmacanın tamamlanmasını sağlasın.
Bilinçaltımız sorgulamaz, yargılamaz ve ne hissediyorsak o duyguya uyan olayları yani sonuca götürecek nedenleri karşımıza çıkarır.
Bunu ben iddia falan etmiyorum.
Bu bilimsel kanıtlanmış gerçeklerden biri.
Artık, kalbin tireşim frekansı (EKG), bilinçli zihnin ürettiği elektrik dalgalarından (EEG) kat be kat daha güçlü. olduğunu biliyoruz. Yakın zamanda yapılan bilimsel araştırmaların sonucuna göre kalpten gelen niyetlerimizin oluşturduğu manyetik alan, zihinsel isteklerimizin yaydığı manyetik alandan tam olarak binlerce kat daha etkili.
Yanlış duymadınız tam tamına binlerce kat daha etkili!!!
İçinde olduğumuz ruh halimizi değiştirebilme öğretisine sahip olduğumuzda bu ruh hali dediğimiz beden enerjimizin düştüğünü farkettiğimiz an, hemen titreşimimizi yükseltmeye çalışmalıyız.
Bu nokta çok ama çok önemli!
Ruh halimize göre frekans aralığına girdiğimizde o frekansa sahip tüm olay ve kişiler bir bir hayatımızda belirmeye başlar.
Sonuç olarak,  lafın kısası, önce MUTLU olmayı bilmemiz gerekir. Bu ruh haline girip çıkabilmeyi öğrenirsek burnumuzun ucunda bizleri bekleyen potansiyel olasılık hallerimizden istediğimiz herhangi birini çekip hayatımıza çıkarabiliriz...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

TAM BİR UYUM! I Tuncay YEŞİLPINAR