29 Aralık 2015 Salı

THETA BİLİNÇALTI TEMİZLİĞİNDEN SONRA YAŞANANLAR!!!

Uykunun derin evresinde girdiğimiz Theta düzeyinde çok kısa bir süre kaldığımız için bu beyin dalgalarının sürecini pek hatırlamayız. Bazen uzun süren Theta düzeyinden sonra uyandığımızda kendimizi çok dinç ve dinamik hissettiğimiz zamanlarda olmuyor değil!
Bizler Beta beyin dalgalarına o kadar alışmışız ki tüm yaşamımızı strese karşı direnç olarak kurmuşuz. Ne zaman ki Theta Bilinçaltı keşfine tanık olduğumuzda,  yaşama olan bakış açımız bir anda değişebiliyor.
Şimdi size seans alanların sonrasında yaşamında tanık oldukları deneyimleri anlatacağım.
İlk deneyimlerinde bilinçli ve uyanık olarak Theta düzeyine geçtiklerinde, bedenlerini hissetmediklerini ve bu durum onları bir nebze korkuttuğu için kalp atışlarının hızlandığını söylüyorlar. Biraz süre geçtiğinde bu duruma adapte oluyorlar ve süreç çok güzel ve rahat bir duruma dönüşüyor. Bilinçaltı arşivlerinden hiç hatırlamadıkları veya önemsiz saydıkları bazı hatıraların imajları gözlerinin önüne geldiğinde bu anıların aslında yaşamlarındaki tıkanıklıkların ana kaynağı ya da bu sorunlara dolaylı yoldan sürekli güç verdiğini anladıklarında duygusal bir deşarj olma süreci başlıyor. bu ya ağlama ya da gülme süreci olabiliyor.Bu süreç diğer anıları tetikliyor ve ana sorun olarak görünenin  aslında buz dağının sadece görünen kısmı olduğu ortaya çıkıyor. Bu süreçte uzmanın soracağı sorular çok önemli. Çünkü doğru sorularla doğru cevaplar birbiri ardına geliyor. Ayıklanması gereken ayrık otlarını çok iyi tanımlamak gerekir. Onları tek tek ayıklamaya başladığınızda sorunların kaynağı erimeye başlıyor ve bedende mütiş bir rahatlama hissediliyor. Zihin sakinleştiğinden hafif bir uyuklama hissi başlıyor. Artık sorun sorun olmaktan çıkıyor ve yepyeni huzur dolu duyguları bilinçaltınız  tanımaya başlıyor. Seans bittikten sonra beyin tekrar Beta'ya geçtiği için kişi eski haline dönüyor.
Bilinçaltı kendini tekrar  kapattığından sanki sorun yok olmamış hissi devam eder. Ertesi gün yaşamınızda hiç beklemediğiniz mucizevi olaylar baş göstermeye başladığında olan biteni şaşkınlık içinde izlemeye başlarsınız. Bilinçaltından ayıklanan olumsuz kayıtların yerine ekilen yeni olumlu kayıtlar kısa bir zaman içinde yeşerip yaşamınıza çıkmaya başlar. Bu süreç o kadar sürpriz bir süreçtir ki her an her saniye yaşamınızda mucizeler boy gösterir. Hiç ummadığınız kapılar açılır ve aklınızın ucuna dahi gelmemiş açılımlar yaşamaya başlarsınız. Ana sorunu besleyen düşünce ve inanç kalıpları zayıfladığından artık beslenemeyen kalıp sorunlar bir bir,  ardı ardına çökmeye başlar. Bu güne kadar hiç tanışmadığınız bir huzur duygusu ve yaşama bakış açınız oluşmaya başlar.
BU MUCİZEVİ SÜREÇLE TANIŞMANIN TAM ZAMANI!!!

27 Aralık 2015 Pazar

IŞIK BEDENLERİMİZ...

Maddenin %99,99999 oranındaki alanı tamamen boşluktan ibarettir. Bu bilimsel bir GERÇEKTİR.
Madde diye bir şey yoktur. Biz tamamen illüzyon dünyasında yaşadığımızdan kendi zihinsel kozamızın depolarında kayıt altına alınan bilgilerin enerjimizi titreşimsel salınımların içinde direkt etkilemesiyle farklı frekanslarda rezonansa gireriz. Bu rezonans salınımları arasında YAŞAM dediğimiz fiziki boyutu algılarız. Bu frekans aralıkları arasında da rezonans salınımları oluşur. Bunlar bizim doğum, yaşam ve ölüm algılarımızdır. Bu algılar tamamen zihinsel birer olgudur. Karşımıza çıkan tüm kişi ve olaylar ve de onlara gösterdiğimiz tepkiler bizim yaşam tecrübelerimizi oluşturur. Bilinçaltı arşivlerimizde kayıt altına alınan bu bilgilerin eşliğinde yaşam kaderimizi belirleriz. Tüm zamanlar boyunca arşivlenen bu bilgilerin olumsuzları temizlenmez ve yerine enerji düzeyimizi artıran yeni kayıtlar  yerleştirilmezse KADER dediğimiz oluşumun elinde çaresiz, tüm dert ve sorunlarlarımızla  yaşamımızın sonuna kadar boğuşuruz.
Sonunda bilgisayarlar gibi bir yerde formatlanmamız gerekir. Aksi taktirde zihnimizin cehennem olgusunu yaşamaya başlarız. Biz bunu yüzyıllardır değişmez kaderimiz olarak gördük ve Allah'ın ize bahşettiği sonsuz potansiyel olasılıklarımızın değişik versiyonlarını görmezden geldik. İşte bu zamanlar artık KADER dediğimiz değişmez olgunun aslında zihnin bir oyunu ve  kaderin değişebilir sonsuz potansiyel olasılıklarımızın farklı sonuç ve neden ilişkilerinin bir versiyonu olduğunu anlamamız gerekir.
2016 yılının  tüm insanlığın yolunu aydınlatması dileğiyle...

24 Aralık 2015 Perşembe

TÜYLERİNİZ ÜRPERECEK!

İnsan içinde bulunduğu deneyimin anlamını algılayamaz. Bir olayın anlamı ancak insan deneyiminin dışında sadece farkındalıkla anlaşılır. Mesela UYKU deneyimi uyumadan önce ki ilk anı içinde anlam kazanır, birde sabah uyandığınızda uyuduğunuzu anlarsınız. Uykunun ortasında uyuduğunuzu bilmezsiniz. Aynı şekilde ÖLÜMÜN  DE sadece farkındalık dahilinde anlamı vardır. Deneyimlendiği an ki, eğer öyle bir durum varsa, anlamını yitirir.
Uyuduğunuzda UYKU nedir bilemezsiniz!
Öldüğünüzde  ÖLÜM nedir bilemezsiniz!
PEKİ YAŞADIĞINIZI NASIL BİLİYORSUNUZ?
İşte bu yüzden bu kadar acı ve keder!
İşte bu yüzden MUTLULUK nedir bilmiyorsunuz!
Artık ASIL GERÇEĞİN üzerinden perde kalkıyor...

SİZ ASLINDA!.....

21 Aralık 2015 Pazartesi

THETA BİLİNÇ TESTİ!

Olumsuz İnanç ve duygularımızın sinir sistemimize etkisi o kadar büyük ki, bu etkiye mikro açıdan baktığınızda gözlerinize inanamazsınız. Bu olumsuz çekirdek inaçlar şu an yaşadığımız tüm sorunların ana kaynağını teşkil eder. Siz bu inanç ve duygularınızın kaynağını bulamadıkça ki, bulmanız imkansız gibi, sürekli birbirini tetikleyen sorunlarla boğuşup durursunuz. Artık bir an gelir sorunlar birbiri içine öyle geçer ki o sorunu tetikleyen çekirdek inancı bilmenizin imkanı kalmaz. Yaşamınız bir anda kabusa döüşür. Sinir sisteminiz alt üst olur ve fiziksel rahatsızlıklar boy göstermeye başlar. Doktor, hastane ve ilaç derken yaşamınızın kurbanı rolünü kabullenmekten başka hiç bir çareniz kalmaz.
Theta bilinçaltı seanslarımızda her zaman olmasa da gerekli gördüğüm durumlarda THETA BİLİNÇ TESTİNİ  uyguluyorum.
Önce ayakta ayaklar omuz hizasında açık ve eller kalçaya bitişik durulur. Sonra kendinize sorununuza yönelik inancınızı sorgulamak için bir soru sorarsınız. Gün içinde beynimizin strese karşı yaydığı Beta düzeyinde doğru olarak bildiğiniz cevap aslında yanlışsa ve siz EVET cevabı verdiyseniz vücudunuz arkaya doğru gidecektir. Eğer doğruysa öne doğru gidecektir.
Mesela sevmediğiniz biri için evet seviyorum dediniz ve vücudunuz arkaya gitti. Çekirdek inancınız sizin bilinçli inancınız sandığınız cevabı desteklemiyorsa beden hareketiniz tam tersini gösterecektir.
İşte SKYPE seanslarımızda bilinçaltında saklı kalmış bu olumsuz inanç ve düşünce sistemini olumlu olanlarıyla değiştirip yaşamınızın bir anda değişim ve dönüşüme girmesini sağlıyoruz.
Başta uyguladığım test ile seans sonunda uyguladığım test arasında değişim sağlanmışsa o çekirdek inanç bilinçaltından silinmiş oluyor.
İşte bu sonuç THETA BİLİNÇ düzeyinin mucizevi etkisidir...

20 Aralık 2015 Pazar

7 Harika Theta Bilinçaltı Anahtarları!

38 yıllık derin araştırma ve çalışmalarımın sonucu insan beyninin sonsuz bir oluşumu içinde barındırdığını farkettikçe hayranlıkla karışık şaşkınlığımı gizleyemiyorum. İnsanoğlunun uzay merakının yanında, sahip olduğumuz bu sonsuzluk kavramının kaynağı olan bilinçaltımızın gizemini görmezden gelmesi beni çok şaşırtıyor. İnsan uyurken uyuduğunun farkına ancak uyandığında varır  ya, işte en büyük keşif de İnsan beyninin unutulmuş olan o yaratıcı kısmının keşfiyle, ne büyük bir güce sahip olduğunun farkına varacak. Tabii ki bu bir gelişim süreci olduğu için kimileri hala eski bilinç kalıplarında inatla kalmaya devam edecek. Beden kaslarımızın çalışmasıyla gelişme kaydetmesi gibi beynimizin kullanılmayan sağ kısmı da bilinçaltı teknikleriyle gelişmeye ve yaşam kontrolümüzü elimize geçirmemize yardım etmeye başlar. Bu tüm uzay ve zamanı içinde barındıran sonsuzluğun kapısı olan bilinçaltımız onu keşfetmeye başladıkça kendini bize açmaya başlayacak. Adem Peygamberin cennetten  kovuluş öyküsü, işte sahip olduğu bu bilinçaltı gücünü unutması sonucu tüm oluşumun içinde bulunduğu  bu cennet kapısının içinde iken zihnin gürültüsüne kapılıp kendini kapının dışında zannetmesiyle başladı. İşte insanoğlunun kendini unutma hikayesi de  böyle başladı. İnsanoğlunun bugüne kadar yaptığı ve hala yapmaya çalıştığı tüm keşiflerin en büyüğü aslında içinde bulunduğu gizemli bilinçaltının keşfi olduğunu farkedince en büyük kozmik şakanın içinde bulunduğunu ve artık tüm evrenin potansiyel olasılık hallerini kontrol etme gücüne sahip olduğunu anlayacak.
Cennet kavramının ne olduğunu o zaman anlayacak...

15 Aralık 2015 Salı

TESADÜF!!!

Her birimiz günlük yaşamımızda tesadüf diye nitelendirdiğimiz olaylarla karşılaşırız. Bu ya olumsuz olay ve kişiler ya da tam aksine hiç beklemediğimiz ve şans olarak gördüğümüz rastlantılar olabilir. Peki tüm bu evren mükemmel bir tasarım içindeyken nasıl oluyor da düzensiz olaylar içinden böyle bir düzen kendi kendine, birden bire hiç beklemediğimiz anda oluşuyor?
Biz onları TESADÜF diye gördüğümüz bir rastlantıya bağlıyoruz.
 Ancak bu bilinçsizce yarattığımız olayları bilinçli bir şekilde kontrol etmek bizim elimizde!!!
Biz bu tesadüfi kabul ettiğimiz eşzamanlı oluşan olayları farkında olmadan kalbimizden niyet ettiğimiz enerjiyle oluşturuyoruz. Bizim saf niyetimizin ortak enerji girdabında diğerinin saf enerjisiyle aynı frekansa geçmesi sonucu iki tarafın da isteği doğrultusunda olaylar oluşuyor. Bu oluşum iki birbirine benzer aynı titreşim içinde bulunan enerjilerin frekans oluşturup, belli bir harmoniyle rezonansa geçmesidir. Biz bu harmoniyi TESADÜF  olarak algılıyoruz. 
EVRENDE TESADÜFLERE YER YOKTUR!!!
Yeter ki tezahür kaynağımız kalpten dilediğimizi kontrollü bir şekilde yönlendirip, o enerjinin vermiş olduğu hissi belli bir süre bilinçaltımıza tanıtalım. 
Ondan sonra bakın bakalım eşzamanlı olaylar nasıl bir hal alacak!!!



12 Aralık 2015 Cumartesi

THETA BEYİN DALGASI NEDEN BU KADAR ÖNEMLİ???

Eski kalıp düşünce sistemine sahip olan insanlık neredeyse günün 23 saati beynini BETA düzeyinde kullanıyor. Eski çağlardan gelen korku, endişe ve kaygıya karşı beynin sol mantıksal kısmı gelişmiş ve bedeni strese karşı Beta beyin dalgası ile koruma altına almıştır. Ancak bugün Beta düzeyinin yan etkileri insanlığın en büyük düşmanı haline gelmiştir. Şeytan kavramı diğer bir deyişle insanın ego'su tüm yaşamını yönetir hale gelmiş ve  içsel gözünü adeta tamamen kör etmiştir. Tüm geçmiş zamanlardan gelen şartlanmalar bilinçaltına birikmiş ve insanlık içinden çıkılmaz bir yaşam çıkmazına girmiştir. Bu gidişatın sonu bu bilinç sisteminin tamamen çökmesidir ki şu an bu kaderi yaşıyoruz.
Bugünün insanı kendi zihni içinde sıkışmış ve evrensel zihinden uzaklaşıp kendi kaderine boyun eğmiş hale gelmiştir.
Peki, bu kısır döngüden nasıl çıkacağız?
Bize Yüce Yaradan'ın lütfu olan gizli kalmış beynimizin sağ bölümünü aktive etmeyi öğrenmeye başlayarak ilk adımı atmalıyız. Tüm yaşam deneyimlerimizin %90'lık bölümünü beynin  kullanılmayan bu kısmı yönetiyor. Geçmiş deneyimlerin olumsuz etkilerini kaydedip sürekli önümüze çıkarıyor. Bu sınırlı bilgiler bilinçaltımızda öyle karmaşık hale geliyor ki hiç ummadığımız olaylara dahi etki etmeye başlıyor. Ego sürekli Beta dalgalarıyla beslenip kendi zihin cehennemimizin sınırlarını her geçen gün daha da yükseltiyor. Bir an gelir ki artık O'nun zihninde olduğumuzu unutur tüm varoluşun kendi sınırlı zihnimizde oluştuğunu sanmaya başlarız. İşte o noktada bedensel ve mental rahatsızlıklar boy göstermeye başlar. Artık geri dönüşe çıkılmaz hale geliriz. Ego'muzu daha da güçlendirecek kavga, gürültü ve savaşlara eğilimimiz git gide artar.
Hemen şimdi, 1 saniye bile vakit kaybetmeden elimizin altında ki en büyük gücümüzün farkına varma zamanı gelimiştir. Artık kendi zihin cehennemimizden çıkıp O'nun zihninde varolduğumuzun ve aslında cenneti nasıl da oyuna gelip cehenneme çevirdiğimizin farkına varmamız gerekir.
Bence okullarda beynimizin sol lobuna yönelik eğitim ve öğretimin yanında hemen şimdi beynin sağ yaratıcı kısmına yönelik eğitimler eklenmeli. Çocuklarımızın hayal gücünü kullanmalarını teşvik edip
 onlara bilinçaltı gücümüzün ne denli etkili olduğunu öğretmeliyiz. Beynimizi sadece uykunun derin
evresinde yaydığı Theta düzeyinde, gün içinde de nasıl daha fazla kullanabileceğimizi öğrenip bu teknikleri çocuklarımıza da göstermeliyiz.
 İnsanlık çaresizlik içinde çırpınırken elinin altında ki bu saklı kalmış gücü nasıl oluyor da göz ardı ediyor! Bir zamanlar, eski uygarlıkların bildiği bu bilgiyle inşa ettikleri bugün dahi sırrını çözemediğimiz o yapıları nasıl yaptıklarını şimdi biraz olsun daha iyi anlamalıyız. Bu insanlar henüz ego tarafından zincire vurulmamış beyinlerinin her iki lobunu da çok iyi kullanıp bilinçli halde Theta düzeyine girip çıkımayı çok iyi biliyorlardı.Yaşamlarında bugünün insanının fiziki para enerjisinde kısılıp kalmış fiziki teknolojisinin  aksine DUYGU TEKNOLOJİSİNİ kullanıyorlardı. Dışarıya en iyi müdahalenin anahtarının kendi içlerinde olduğunu ve Evrensel Zihine ulaşmanın en kısa yolunun da kendi içlerinden geçtiğini çok iyi biliyorlardı.
Unutulmuş olan bu BİLGİ bugünün insanlığını kurtaracak olan tek BİLGİDİR.
Tüm zamanların en büyük sırrı olan kayıp bilgi budur...

10 Aralık 2015 Perşembe

THETA MIND CONTROL!

We generally use our left side of our brain. It is called logical or mathematical side. This is used during the day, vibrating BETA brain waves against stress. The right lobe is called creative side that vibrates THETA brain waves only during deep sleep. I use Theta subconscious cleanning and reprogramming techniques for my skype sessions and now those 7 miracalous Theta techniques are available for your use. You can purchase them for as little as 20$. All you have to do is deposit 20$ into the account given below and write your e-mail address so your Theta Mind techniques will be sent to you. You can use them to get your brain waves into the  limitless Theta state to get over all your daily problems.
LIVE ALL YOUR DREAMS FULLFILLED...
thıs ıs your life...

Country: Turkey
City: Izmir
Bank: iş bankası
Iban# TR55 0006 4000 0013 4910 3465 01

6 Aralık 2015 Pazar

GİZEMLİ THETA BİLİNÇ HAKKINDA SIKÇA SORULANLAR!

Öncelikle Theta hakkında birçok söylentinin olduğunu biliyorum. İnternet ortamında olur olmaz kaynaklardan alınan bilgilerin çoğu saçma sapan hurafelerdir. Kimi arkadaşlar beni arayıp göz kırpmasını sık yaparsak Theta düzeyine geçiyormuşuz, bu doğru mu?
Ben de kendi kendime gülerek böyle bir şey, sizce mümkün mü, diye soruyorum.
Theta beyin dalgası,  beynin uykunun derin evresine daha doğrusu rüya evresine girdiğinde, bilinçli zihnin tamamen ortadan kalkıp bilinçaltı dediğimiz o sonsuz kapının açılmasını sağlar. Bu Theta seviyesine öyle internet ortamında yazıldığı gibi yok efendim bu subliminal alıştırma ile Theta seviyesine geçersiniz, yok efendim nefesinizi hızlı hızlı alıp verin hemen Theta'ya geçersiniz gibi...
Bunların hepsi birer safsatadır.
Ben bilinçaltımızın işleyiş yöntemlerine yıllarımı harcadım. Her yöntemin kendine özü belli bir sınırı var. Oradan daha fazla ileriye gidemezsiniz. Belli bir seviyeden sonra farklı bir yönteme geçmeniz gerekiyor. Beynimizi  günün 18 saati Beta seviyesinde tuttuktan sonra sadece gece uyku sırasında bilinçsizce girdiğimiz bu evreye bilinçli bir şekilde girip orada belli bir süre kalmak ya çok derin tecrübe ya da belli bir uzman tarafından kontrollü bir biçimde yönlendirilmesi gerekir. Çünkü Kendi kendinize Theta düzeyini girebilseniz bile, eğer belli bir tecrübeye sahip değilseniz, bilinçaltınızda saklı olan olumsuz kayıtları bulup çıkarmanız hemen hemen imkansızdır. Çünkü belli soruları kendinize sorma cesaretiniz  olsa da, egonuz sizi susturur.
İşte bundan dolayı Theta Düzeyi çok nazlıdır. Oraya girdiğinizi farkedemeyecek kadar kendini sizden
saklı tutar.
Theta Bilinç bilincin çok farklı bir boyutudur.
Orada kısıtlama yok!
Orada limit yok!
Orada esaret yok!
Orada keder yok!
Orası SONSUZ POTANSİYEL OLASILIKLARINIZI  bulup istediklerinizi yaşamınıza çekme
BOYUTUDUR. Orada KURBAN rolünden sıyrılıp yaşamınızın MİMARI olursunuz.

3 Aralık 2015 Perşembe

21 Saniye=2.000 / 84 Saniye=2.000.000

Başlık sanki bir matematik formülü gibi gözükse de aslında matematiksel bir bağlantımız yok değil. Yukarıdaki formülle beynimizi Theta dalgası düzeyine çekip bir konuya 21 saniye odakladığımızda, o konunun bulunduğu titreşim frekansına bağlanıp ona uygun bir oluşum başlatıyoruz. Bu süre 42 saniye olduğunda, bir ağacın dalları gibi uzanıp ona benzer olaylar artar ve bu yoğunlaşma o sonuca ulaşmak için yapılan 20.000 hamleye eşit olur. Bunu 63 saniye ve 84 saniye saf yoğunlaşma olarak düşündüğümüzde  sonuca ulaşma çabamız  2.000.000 fiziksel hamleye bedel olur. İşte Theta beyin dalgasını kullanmak bu kadar MUCİZEVİ bir güce sahip.
İlgilenen arkadaşlar bu  tekniklere sahip olmakla veya bireysel skype seansı ile ilgili detaylı bilgileri blog sitemin başlık kısmında bulabilir.

SU RİTÜELİ! I Tuncay YEŞİLPINAR