Yaşam ve sorun, birbirine yapışık ikiz kardeş gibidir. Yüzyıllardan beri şartlanmış zihinlerin sonucu oluşan kökleşmiş inanışa göre, sorunsuz yaşam olmaz. Her zorluk bizim onu aşmamız için oluşmuş sanki.
İyi de, sorunların üstesinden gelmek için harcadığımız enerji ve zamanı kim geri getirecek?
Hiç kimse!
Hiç kimse bizim için zamanı geri getiremez.
Ancak, sorunları kolayca aşabileceğimiz bir yol var pek tabii ki!
Yaşamak sadece nefes almak değildir. Yaşamak karşımıza çıkan sorunları çok fazla zaman ve enerji harcamadan tek tek aşıp bir sonraki tekamül aşamamıza erişmektir.
Pek bunu nasıl başaracağız?
Öyleyse, hemen anlatmaya başlayım.
Diyelim ki karşımıza içinde bulunduğumuz şartlarda çok zor bir sorun çıktı. Düşünce yapımızın koyduğu limitler içinde çözüm çok zor gözükebilir.
Peki pes edip kaderimize boyun mu eğeceğiz?
Ya da çözümü başkasına kaptırıp önümüze çok nadir çıkan fırsatlara elveda mı diyeceğiz?
Bu yazıyı okuduktan sonra, cevabımız tabii ki HAYIR olacak.
Çözüm için ilk atacağımız adım, içinde bulunduğumuz şartlarda bize imkansız gözüken tüm çözüm olasılıklarını bir kağıda yazmaktır.
Aklımıza gelen tüm potansiyel olasılıkları yazdıktan sonra, içlerinden zayıf olanları teker teker eleyelim.
Eleme yaptıktan sonra geri kalanlardan bir eleme daha yapalım.
Kalan olası çözümlerin bire bir simülasyonlarını yani taklitlerini yapmaya çalışalım. Bu simülasyon sanki gerçekten çözümü bulmuşuz kadar gerçekçi olmalı. Sonra simüle ettiğimiz çözümlerden eleme yapalım.
Artık geldik son aşamaya, bu simüle ettiğimiz olasılıklardan en zor olanı seçip hayalimizde sınırların olmadığı bir düzeyde çözümü en ince ayrıntısına kadar imgeleyelim.
Demek istediğim, en ince ayrıntısına kadar. Detayları kendi içinde de detaylandırdıktan sonra sıra olası çözümün en son haline gelir.
Belki hayali bir eklemeler bile yapabiliriz.
Size hayali eklemeyle ilgili bir hikaye anlatayım!
Tibet'te adamın biri ölmeye yakın 3 oğluna 11 inek bırakır. Ancak ineklerin hiç birini kesmeden istediği şekilde paylaşılmasını söyler.
Büyük oğluna ineklerin 1/2' sini, ortancaya 1/4'ünü, küçüğe de 1/6'sını bırakır. İnekleri kesmeden bu bölüşmenin imkansız olduğunu gören çocuklar bir bilene danışmak isterler.
Üstat problemin üzerine bir meditasyon yapar ve onlara hayali 1 inek eklemelerini söyler. Bu durumda ellerinde 12 inek olduğunda paylaşım kolaylaşır. 6 inek büyüğe, 3 inek ortancaya, 2 inek küçüğe düşer. Normal şartlarda 11 ineğin bölüşülmesine göre ellerine daha fazla pay düşer.
İşte bu hikayede görüldüğü gibi, içinde olduğumuz şartlar ne kadar imkansız, ne kadar ağır gözükse de her problemin çok kolay bir çözümü vardır...
15/10/2016 tarihinde vereceğim Theta Bilinç Eğitimim ile ilgili detaylar için:
yesilpinar24@yahoo.com
ONLINE veya YÜZYÜZE Seans/Eğitimler ve Anında Dönüşüm Teknikler Seti (pdf) için: yesilpinar333@gmail.com
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
-
Tuncay YEŞİLPINAR /Kuantum Düşünce Kitapları YAZARI / Master Eğitmen 1962 yılı İzmir doğumludur. Lise dönemini İzmir'de ...
-
Daha önce paylaştığım Theta333 enerjisiyle ilgili inanılmaz olumlu geri bildirimler almıştım. 333 'ün anlamı Zihin - Beden - Ruh ( ...
-
Bu yazımda anlatacaklarımı uyguladığınızda son derece esrarengiz ve ilginç deneyimlere tanık olacaksınız. gerçekten uygulama sonrasında yaş...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder